Kahkaha sesleri ve iğrenç ekosu. Büyü okulundaki çocuğunun okulda bir halt yemesini yada sempati duyduğu bir quidditch takımının zaferini kutlayan seherbazlar. Reese buradaki herşeyden çok tıknaz bir kadın gibi gülüşen seherbazlardan rahatsızlı. Ne kadar süredir burada olduğunu kendisine hatırlatarak kendi kendisine gülümsedi. Onca süredir burada olmasına karşın halen en ufak bir uyum sağlayamamıştı.Öksürükleri günden güne artarken rengi artık beyazdan saydama döner gibiydi. Nemli , kararmış duvarları.İran imalatını andıran tuvaletlriyle küçücük bir hücrede geçirilen beş sene.Karşı cinsten ve alkolden uzak beş sene. Oturduğu köşeden yavaşça kalkarak gözlerini hücresinin yegane ışık kaynağı olan küçücük pencereye uzandı..Mavi gözleri gün ışığıyla kırpışırken aklı saati sorguluyordu. Onbeş senesi kalmıştı.Belki de asasız büyü çalışmaları sonuç verebilir , oda bekleme durumundan kurtulabilirdi.Ailesinden bunu başaran birinin çıktığını duymuştu. Belki bir efsaneydi ama yinede duymuştu. Yüzyılın en bahtsı işsiz şahsı olarakta herşeyi deneyebilirdi.Ailesine gelince;Çocukluğunda kaybettiği babası , delirip bir faişeye dönüşen annesi.Sorunlu olarak devam eden okul yaşamıda karakterine tuz biber olmuştu. Onu evine alıp besleyen amcası dışında kimseye minnet borcu olduğunu düşünmüyordu. Lakin oda bir süre önce ölmüş tanıdığı tek akrabası Pyke dışında yalnız kalmıştı.Pyke , ikiz kardeşi. Titiz ve mükemmeliyetçi ikiz kardeşi. Reese bu düşünceler eşliğinde kaşlarını biraz daha çatarak pencereye sırtını döndü. Uzun süredir görüşmemişler hatta notlaşmamışlardı.Reese'n bağlatıları ikiz kardeşinin bir muhasebeci olarak çalıştığını , ufaktan göbek yapacak kadarda hırslı olduğunu söylemişlerdi.Ve bu durum genç büyücüye şaşırtıcı gelmemişti.
Zaten yıllar öncede Pyke çalışkanlığıyla Reese'i sürekli gerisinde bırakmıştı.Zeka olarak olmasada statü bakımından hızla fark açmış ve işini eline alabilmişti.Ama Reese bu işlerin adamı değildi.Çocukluğundan bu güne kadar geçen süre zaman diliminde asla tam anlamıyla çalışmamış , sürekli amcasından maddi destek alarak yaşamıştı. Şimdide bekar olarak ölen amcasından kalanlarla dışarıda neler yapacağını planlayarak beş seneyi devirmişti.İnanılmaz derecedeki cimri kardeşi büyük ihtimalle paraya dokunmamış , şu an çalıştığı cin cüce yada herneyseler o hayvanların bankasına koymuştu.Sadece maddiyatını koruduğu için değil , kendisine zamanında yardım ettiği içinde değil, onu kardeşi olarak önemsiyor ve seviyordu. Tabiki küçük kıçını kaldırıp kardeşini ziyaret etmemesi durumları biraz değiştirmişti. Gerçi Reese halen onun gelip kendisini kurtaracağını umuyordu.Eski mangayla irtibat kurması yeterliydi.Genç büyücü nemden oluşan su damlalarından kaçınarak odada volta atmaya başladı.İkizlerin zihinleride bedenleride senkronize şekildeydi. Tek dert Pyke'n temkini , yavaş ilerleyişiydi.Büyücü bir süre kapısının üzerindeki deliğe bakarak durdu. Sesler kesilmişti. Paranoyadan çok uzak düşünceler içinde olduğu yerde volta atmaya devam etti. Islanmış sarı , uzun saçlarını sol eliyle kafatasına yapıştırarak ıslak elini sarı hapishane tulumuna sildi. Pislik içerisinde muggle müslüman teröristleri gibi yaşamak ona koyuyordu. Açık mavi gözlerini beş senelik , haftalık yıkama periyotları dışında bir işlem görmeyen , yer yer küften delik deşik yatağına kaydırdı. Bir süre öyle durmanın ardından halsizce uzanıp sırtını taş duvara dayadı. Soguk sırtından kaburgalarına nufuz ederken kollarını bağlayarak ıslık çalmaya başladı.Sıkıntıdan kendisine zarar verecek seksüel şeyler yapmaktan korkarcasına dakikalarca öyle oturmaya devam etti.